Şirketlerde Yeşil İş Hedefleri
Dünyadaki şirketlerin neredeyse yarısı, artan şiddetli iklim kriziyle birlikte yenilenebilir kaynaklar kullanma sözü vermiştir. Bir araştırma şirketi tarafından yürütülen çalışma, işletmelerin ve tüketicilerin iklim değişikliğine nasıl tepki verdiğine ve karbon emisyonlarını azaltma adımlarına ışık tutuyor. Araştırma, tüketicilerin yenilenebilir enerji kaynaklarına sınırlı erişimlerine dikkat çekerken, şirketlerin dünya üzerindeki etkilerini azaltmak için belirlediği iddialı hedeflerden de bahsediyor.
Çalışma, işletmelerin kaynaklarını ekonomik olarak verimli bir şekilde yönetmeye çalıştıklarını açıklarken, sürdürülebilir kalkınmaya geçmişe göre daha duyarlı olduklarını ifade ediyor. Karar vericiler tarafından yapılan değerlendirmelerde çevresel etki boyutu çok daha ciddiye alınan bir kriter haline geliyor.
Araştırma, 2016'dan beri bir çok şirketin kaynak yönetimi hedeflerini resmi olarak belirlediğini ve bu hedeflere ulaşmak için bütçelerini büyük ölçüde arttırdığını söylüyor. Artık daha fazla şirket yenilenebilir enerji kaynaklarına geçmenin, karbon emisyonlarını azaltmanın ve daha az atık üretmenin yollarını arıyor.
Sürdürülebilir Devrim
Çalışmaya katılan üç şirketten ikisi müşterilerinin yenilenebilir kaynaklarla üretilen ürünleri satın almak istediğini belirtirken, bu şirketlerin %72'si yıllık kaynak kullanımını kamuya açıkladı. Ayrıca bu şirketler güç tüketimini azaltan yeni, sofistike enerji yönetim sistemlerini entegre etmek için kollarını sıvadılar. Araştırmaya göre, şirketler sürdürülebilir iş modellerini sadece maliyet kesintileri yaratacak fırsatlar olarak görmek yerine, çevresel etkileri ve bunu en aza indirmenin yolları konusunda kurumsal farkındalıklarını arttırmak istiyorlar.
2016 yılından bu yana çevresel hedeflerin hızlandırılması ve iddiası artmıştır, çünkü bu hedeflere ulaşmak uluslararası pazarlardaki şirketler için başarının önemli bir göstergesi olmuştur. Sonuç olarak şirketler, çalışanlarının hedefleri arasında sürdürülebilirlik adımları uygulayarak verimli kaynak yönetimini de kolaylaştırdı.
Farklı endüstrilerden şirketler sürdürülebilir iş modelleri oluşturmanın neredeyse bir gereklilik olduğunu anlasa da, iş süreçlerinde veya ofislerinde uygulayabilecekleri yeşil çözümleri görmezden gelmenin çok daha maliyetli olduğunu fark ediyorlar. Daha yeşil bir çalışma ortamı yaratmak için endüstri liderleri tarafından başlatılan radikal değişikliklerin, büyüklüklerine bakılmaksızın sektördeki tüm şirketler arasında yankılanacağına inanılmaktadır.
İşletmelerin %86'sı çevresel çabaların finansal rekabete katılmak için gerekli bir adım olduğuna inanırken, %82'si kurumsal kimliğine ciddi katkılarda bulunmaktadır. Bu aynı zamanda tüketicilerin giderek değişen taleplerine bir cevap olarak kabul edilmektedir.
Yenilenebilir kaynak maliyetlerinin kademeli olarak azalması ve sürdürülebilir kalkınmaya küresel geçiş ile yeşil ofisler ve düşük karbonlu iş modelleri için hedef belirleyen şirket sayısı artmaktadır.
Çalışma sonunda şirketlerin iş modellerinde finansal avantaj yaratma ve çevre dostu olma arasında seçim yapmak zorunda olmadıklarını açıklanıyor. Çevresel hedeflere duyarlılık arttıkça, hem şirketleri finansal olarak destekleyecek hem de tüketicileri tatmin edecek yeni teknolojiler, hizmetler ve farklı çözümler üretilmeye devam edilecektir. Yeşil işletme modellerinin geliştirilmesinin maliyet etkinliği her açıdan faydalı olacaktır: iklim değişikliği ile mücadele ederken rekabet etmek için de elverişli bir ortam yaratacaktır.
Kuşkusuz, doğa dostu bir kurumsal kimlik iş dünyasındaki yeni trendlerden biridir. Güvenli bir iş modeline ek olarak, sürdürülebilir kalkınmaya gerekli önemi vermek kaçınılmaz bir ihtiyaç haline gelmiştir.